Çanakkale Zaferinin 100. yılında ÜLKÜTEK olarak başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere vatan ve millet uğruna hayatlarını kaybetmiş tüm gazi ve şehitlerimizi rahmet ve şükranla anıyoruz. Hepsinin ruhu şad olsun. Çanakkale savunması, imanın küfre, hakkın batıla, hidayetin zillete, mazlumun mağrura, adaletin zulme, vatanı savunanın saldırgana, aydınlığın karanlığa, nurun kire karşı zaferidir. 18 Mart, çelikleşmiş millet iradesinin, kuvayi milliye ruhunun, asaletin, vatan, millet, bayrak aşkının, geleceğe olan güvenin, hürriyet ve istiklal sevdasının, askeriyle komutanın, eriyle liderin, genciyle ihtiyarın, kadınıyla kızın birlikte yazdığı bir şanlı destandır. Çanakkale Savaşları Türklerin en zor koşullarda dahi Vatanları için neler yapabileceklerini bütün dünyaya göstermesi açısından Türk Milleti açısından büyük önem taşımak tadır.
Ülkücülüğün çilesini yaşamı boyu çeken ve yazan büyük Türk milliyetçisi Galip Erdem’i aramızdan ayrılışının 18.yılında ÜLKÜTEK olarak rahmet ve minnetle anıyoruz.
Galip Erdem seminer ve sohbetleri ile bizleri derinden etkilemiştir. Onun kendi mezar taşına yazılmış bir sözü vardır. “Asıl noksanımızyeterince sevmesini halaöğrenememiş olmamızdır”.Mezar taşında yazılan bu söz,birbirimize karşı belki eksiklerimizin en büyüğü olan sevgi yoksunluğumuzu hissettirmektedir. Bu kelimeler adeta mezar taşına değil Türk Milletinin beynine nakşedilen bir vasiyettir.
Galip Erdemin durgunlaştığı bir dönemdi. Türk Milliyetçiliğinin meseleleri isimli bir konferansı vardı. Kürsüye çıktı, önündeki bardaktan bir yudum su içti ve “Türk Milliyetçiliğinin tek meselesi Türk Milliyetçileridir” dedi ve konferansı terk etti. Bucümle onun en önemli cümlesiydi. Galip Erdem bundan büyük laf söylememiştir…
Türk ve Dünya kadınlarının, temel insan haklarının, çalışma haklarının, sağlık, eğitim ve sosyal güvenlik haklarının güvenceye alındığı, cinayetlerin, ayrımcılığın şiddetin ve baskıların olmadığı bir yaşama kavuşmalarını diliyor, sağlık, mutluluk, esenlik dileklerimizle, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü ÜLKÜTEK olarak kutluyoruz.
HOCALIDA KATLEDİLENLERİ UNUTMADIK.
Dünyanın gözleri önünde 23. Yıl önce Azerbaycan’ ın Hocalı kasabasında Türklere yapılan soykırımı kınıyoruz. Tüm dünyanın bu soykırımı kabul etmesini mutlaka sağlayacağız. Soykırımı gerçekleştirenlerin yargılanarak hak ettikleri cezalara çaptırılmaları için ne gerekirse yapacağız. Bu soykırımı unutmayacağız. Unutturmayacağız.
İnsanlığın gözü önünde olan Hocalı katliamına sessiz kalıp yıllar önceden savaş koşullarında yapıldığı öne sürülen uydurma soykırım masallarını hala daha gündeme getiren sahte aydınları da kınıyoruz.
Hocalıda şehit edilenlere Allahtan rahmet diliyoruz. Ruhları şad olsun.
Ege Üniversitesi Kampüsunde vatan haini bölücülerin saldırısı sonucu ağır yaralanan Ege Üniversitesi Ülkü Ocakları Teşkilat Başkanı Fırat ÇAKIROĞLU tüm çabalara rağmen kurtarılamayarak şehit olmuştur.
Başta ailesi olmak üzere ülkücü camiamıza başsağlığı dileriz. Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun.
Ülkücü Teknik Elemanlar Derneği olarak Ankara da zor koşullarda ikamet eden Türkmen kardeşlerimize yardım ulaştırabilmenin çabasına düştük.ÜLKÜTEK üyeleri aralarında topladıkları yardımları ilk elden ihtiyaç sahiplerine ulaştırdılar.
Türkmenlerin ihtiyaç duyduğu pirinç, makarna, salça, yağ, şeker, bakliyat, gibi dayanıklı gıda malzemeleri ile battaniye, yorgan, yatak, özellikle yetişkinler ve çocuklar için giyim malzemeleri yardımları Ülkütek üyelerince sürdürülmeye devam edecektir.
Ülkemizin hemen güneyinde komşularımızda yaşanan şiddet, terör ve sıcak çatışmalar bir türlü dinmemektedir. Binlerce insan evsiz yurtsuz kalmakta, masum insanlar, çocuklar ve kadınlar hayatlarını kaybetmektedirler. Irak’ta Türkmen kardeşlerimizin yaşadığı, Musul’da, Kerkük’te Telafer’de ve diğer illerde zor durumda kalarak saldırılara maruz kalmış birçoğu, evlerini yurtlarını terk etmek zorunda kalmışlardır. Sığındıkları yerlerde mülteci durumuna düşmüşlerdir.Ankara’da değişik semtlerinde zor koşullarda ikamet eden Türkmen kardeşlerimizin yardımlarınıza ihtiyaçları vardır. Yardım etmek isteyen üyelerimiz Derneğimizle iletişime geçebilirler.
ACI KAYBIMIZ
SARIKAMIŞ HAREKÂTININ 100. YILI
Sarıkamış Harekâtı’nın 100. Yıldönümü ve şehitlerimizi anma etkinlikleri kapsamında Şenkaya ilçesine bağlı Gaziler Mahallesi'nde düzenlenen törende Türk Dünyası’nın farklı bölgelerinden gelen çok sayıda temsilci orada buluşarak Sarıkamış şehitlerini andılar. Vali Yardımcısı, Kaymakam, Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı Hasan Dinçer Subaşı, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu, 9 ülkeden gelen 500 izci katıldı.Ellerinde bayrak ve "90 bin yürek, 90 bin er, dillerde tekbir, Allahuekber", "Her yerden geldiler, kardan kefen giydiler, sizlersiniz ölümsüz şehitler, Allahuekber" "Kefensiz kar çiçekleri" yazılı dövizler taşıyan öğrenciler de tören alanında yer aldılar.
"Bor Çalıştayı" Maden Mühendisleri Odası tarafından 19 Aralık 2014 tarihinde Ankara`da 250 katılımcı ile gerçekleştirilmiştir.Çalıştay`da bor madenlerimizin dünü bugünü ele alınarak dünyadaki gelişmeler ışığında ülkemizde ne yapılması gerektiği konusu uzmanlarca değerlendirilmiş ve Türkiye`nin olması gereken "Bor Politikası Nedir" sorusunun cevabı ortaya konmuştur.
Türkiye`nin Bor Serüveni 1980 öncesi ve 1980 sonrası, Bor madenleri uzmanlarının sunumları ile "Bor" madenimizin kullanım alanlarının derinliği, Ar-Ge çalışmalarının önemi, Potansiyel ürün geliştirme alanları ve gelecekteki enerji sistemleri içinde "Bor" madeninin nasıl yer alacağı konuları değerlendirilmiştir. "Bor Politikaları ve Stratejisi" konusu açık oturumda değerlendirilmiştir.
Maden Mühendisleri Odası tarafından düzenlenen Bor Çalıştayı, 19 Aralık 2014 Cuma günü Ankara Ticaret Odası Meclis Salonunda gerçekleştirildi. Çalıştay‘da bor madenlerimizin dünü bugünü ele alınmış ve dünyadaki gelişmeler ışığında ülkemizde yapılması gerekenler tartışılmıştır.
"Türkiye‘nin Bor Serüveni", "Sanayinin Tuzu Bor" ve "Bor Politikaları ve Stratejisi" başlıklı üç oturum halinde düzenlenen çalıştaya sektörden, üyelerimizden, üniversitelerden ve kuruluşlardan çok sayıda katılım olmuştur. Maden Mühendisleri Oda Başkanı Ayhan YÜKSEL Çalıştayda yaptığı konuşmasından önemli satırbaşları aşağıda verilmiştir;
Madencilerin baretlerine takılacak çiplerle takip edilmelerini sağlayacak projenin hayata geçirilmesi çalışmalara başlandı. Hacettepe Üniversitesi tarafından AR-GE çalışmaları yürütülen proje sayesinde madencilerin yeraltında attıkları her adım izlenecek. Hacettepe Üniversitesi bünyesindeki Teknokent’te AR-GE çalışmalarına başlanılan “UM-1829 Yeraltı Madenciliği Operasyon ve Güvenlik Sistemi Projesi” adını 1829 yılında ilk taşkömürünü bulan Uzun Mehmet’in baş harflerinden aldı. Türk mühendisler tarafından tasarlanan son teknoloji ürünü dijital iletişim sistemlerinden oluşan “UM-1829” sayesinde, maden ocaklarındaki gaz, su ve ısı seviyeleri ile her bir maden işçisinin nabız atışına kadar bir çok hayati veri işletmelerin yönetim merkezleri ile Ankara’daki ilgili bakanlıklar ve birimlerde kurulacak bir merkezden de anlık olarak izlenebilecek.